Osmancık’ta kendisini savcı olarak tanıtan bir şahıs, ağına düşürdüğü yaşlı çiftin 30 yıllık birikimi olan yaklaşık 400 Bin TL değerindeki ziynet eşyasını alarak kayıplara karıştı. İhbar üzerine harekete geçen ekipler, şüpheli şahsı dolandırdığı paralarla birlikte yakaladı.
Olay, ilçeye bağlı İnal köyünde meydana geldi. Ticari taksi ile köye gelen bir şahıs, köyde yaşayan Emin Cıbır (79) ile Fatma Cıbır (83) çiftinin yaşadığı evi vatandaşlara sorduktan sonra Emin Cıbır’ı telefonla aradı. Kendisini savcı olarak tanıtan dolandırıcı, Cıbır’ın kızı Yeter Cıbır ile telefonla konuşmaya başladı. Bir soruşturma sebebi ile evlerinde arama yapılacağını söyleyen şahıs, Cıbır ailesinin evine giderek para ve ziynet eşyalarını kendilerine teslim etmelerini istedi. Dolandırıcıların ağına düşen Cıbır çifti, para ve ziynet eşyalarını kendini savcı olarak tanıtan şahsa teslim etti. Para ve ziynet eşyalarını aldıktan sonra taksiyle köyden ayrılan şahıs, kayıplara karıştı.
Dolandırıldıklarını anlayınca sikayetçi oldular
Yakınlarının uyarısıyla dolandırıldığını anlayan Cıbır ailesi, savcılığa giderek suç duyurusunda bulundu. İhbar üzerine olayla ilgili geniş çaplı çalışma başlatan jandarma ekipleri, yaşlı çifti dolandıran şahsın kimlik bilgilerini tespit etti. Jandarma ve polis ekiplerinin yaptıkları koordineli çalışma neticesinde, Çorum’da bir kişiyi daha dolandırdığı öğrenilen şahıs, Niğde Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde düzenlenen operasyonda para ve ziynet eşyalarıyla birlikte yakalandı. Gözaltına alınan şahıs, adliyeye sevk edildi. Hakim karşısına çıkartılan şahıs, tutuklanarak cezaevine gönderildi.
“Kafamızı karıştırdı”
Yaşadıkları olayı anlatan Yeter Cıbır, “Evde otururken telefon geldi. Babamın evde olup olmadığını soran şahıs, ‘evinizde tabanca, silah var mı’ dedi. Yok dedim. ‘Altınınız, paranız var mı’ diye sorunca biraz var dedim. Daha sonra, ‘jandarmalar geliyor, evinizi arayacak. Biz polisiz, jandarmayız, savcıyız’ dedi. İnandım. Telefonla konuşurken bir anda bir adam kapıya dikildi. Telefondaki şahıs sorular sormaya devam ediyordu. ‘Altını ve parayı getir, jandarmaya ver’ dedi. Tutanak gibi bir şey tuttu, imzaladım. Bu tapu gibi, senedin olacak, sakla onu, kimseye gösterme’ dedi. Bir de bir adam, bizim ineğimizi almış parasını vermemişti, o durumu da anlatmıştım. ‘Tamam, ben jandarma gönderirim, onu da alırım. 15 dakikaya gelin paranızı alın’ dedi. Konuşmaya devam ederken, kapı açıldı eniştem geldi. Eniştem kiminle konuştuğumu sordu. Telefondaki kişi, ‘eniştene ver telefonu’ dedi. Enişteme, ‘paranız varmış, aldık. Gel, paranızı verelim’ dedi. Eniştem de Osmancık’a gitti. ‘Telefonu kapatmayın, 15 dakikaya enişten gelince ona paranızı vereceğiz’ diyor, ben de seviniyorum, paramızı almışlar diye. Ne bileyim, inandım. Annem, hasta, babam hasta ben hasta, kafamızı karıştırdı” dedi.
“20-30 senelik birikimleriydi”
Dolandırıcının, ticari taksi ile köye geldiğini ifade eden Cıbır ailesinin kızı Yücel Demir ise, “Ekmek yapıyorduk. Ticari taksi ile gelen biri elinde telefonla konuşa konuşa ‘Emin Cıbır’ın evini arıyoruz’ diyerek yanımızdan gitti. Babamla kardeşime, ‘parayı getir’ demişler bunlar da getirmiş. Ben duyunca hemen geldim ne oldu diye sordum. ‘Biz çarpıldık, altınları verdik adam gitti’ dediler. Yaklaşık 300-400 Bin TL birikimleri vardı. Aldıkları maaşı harcamıyorlardı. 20-30 senelik birikimleriydi” diye konuştu.
“Yer delindi, yerin içine girdi, kaybettim adamı”
Birikimini dolandırıcılara kaptıran Emin Cıbır ise, olay anını anlatarak, “Dolandırıcı evden çıktıktan sonra bir anda kayboldu. Telefonla konuşuyordu, ben dinledim. ‘Sende dolar varmış getir, bakalım’ dedi. Ben de getirdim, baktı. ‘Sayamadım burada, aşağıya ineyim, ışıkta sayayım’ dedi. Çıktı dışarı, ben de peşinden çıktım. Yer delindi, yerin içine girdi, kaybettim adamı” şeklinde konuştu.