Çorum’da uzun yıllar çeşitli meslekler yaptıktan sonra marangoz olan babasının mesleğine dönüş yapmak isteyen 62 yaşındaki ahşap oyma ustası, ahşabı adeta sanat eserlerine dönüştürüyor.

Çorum’da uzun yıllar memurluk ve çeşitli meslekler yapan 62 yaşındaki Orhan Almalı, son olarak İskilip Belediye başkan yardımcılığı görevinden ayrıldıktan sonra marangoz olan babasının mesleğini yapmaya karar verdi. Ahşap oyma sanatıyla uğraşmak isteyen Almalı, Çorum’da açtığı dükkanda uzun yıllardır hayalini kurduğu işe kavuştu. İş yerinde ahşaptan oyuncaklar, mutfak aletleri, sandıklar, tabaklar, ev aksesuarları başta olmak üzere çeşit çeşit ürünler yapan Almalı, ahşabı adeta sanat eserine dönüştürüyor. Yaptığı ürünlerin hem yurtiçinden hem de yurtdışından yoğun ilgi gördüğünü ifade eden Almalı, babasından öğrendiği mesleği zevkle yaptığını ifade etti.

“Ahşaba olan ilgim her zaman vardı”

Yaptığı işin ruhsal olarak da gelişimine büyük katkı sağladığını kaydeden Orhan Almalı, mesleği öğretecek çırak bulamadığını vurgulayarak, “Uzun yıllar aktif siyasetin ve sivil toplum kuruluşlarının içinde görev aldım. Ancak zamanla insanların vefasızlığını, nankörlüğünü gördüm. Baba mesleğim marangozluktu, ayrıca ahşaba olan ilgim her zaman vardı. Marangozluğa tam manasıyla adım atmadan önce toprağa yöneldim. Ardından odunla ilgilenmeye başladım. Oduna dokundukça içindeki cevheri ortaya çıkartmaya başladım. Aslında bu süreçte biz de rehabilite olduk. Bu işi sevmek gerekiyor ve biz severek yapıyoruz. Çünkü farkındalık kazandırıyor. Zaten belli bir yaşa geldik, 60’ı geçtik. Bu yaşlardan sonra insan yalanın, yanlışın bir kazanım getirmeyeceği bilincine ulaşıyor. Rehabilite olmuş bu ruh haliyle de güzel ürünler ortaya koymaya çalışıyoruz. Yaptığımız ürünleri hem yurtiçine hem de yurtdışına gönderiyoruz. İşimizi iyi yaptıktan sonra ‘bu ürünü nasıl pazarlarım’ gibi bir sıkıntı da kalmıyor. Bazı sağlık sorunları yaşamış olmama rağmen üretmeye hala devam edebiliyorum. Şimdi atölyemize kadınlar, gençler geliyor, ‘benim de çocuğum bu işi yapsın’ diyorlar. Ben de ‘gelsin, elimden geleni yaparım’ diyorum. Ancak ardından ‘aylık ne kadar para verirsiniz, sigortasını yapacak mısınız’ sorusu geliyor. İnsanlar biraz daha kolaya kaçıyor, her şey hemen dönüşsün istiyorlar. Bu yüzden bu işi gerçekten yapabilecek insan bulmakta zorlanıyoruz” dedi.

“Bu işe emek vermek gerekiyor”

Mesleğe ilgili duyanlara da tavsiyelerde bulunan Almalı, “Çalışmalarımızla yapamayacağımız ürün yok. Ahşapla ilgili her şeyi yapıyoruz. Abartı olmasın, heykelinizi bile yapabilirim. Eğer hayal gücünüz genişse ve malzemeyi tanıyorsanız, makinada filan sıkıntı yaşamazsınız. Bana gelip ‘biz bu işi yapacağız, hangi makineleri alalım’ diyorlar. Ben de diyorum ki ‘makine almayın, önce ahşabı tanıyın, ahşabı tanırsanız o size yön verir.’ Bu işe emek vermek gerekiyor. Tanımak gerekiyor. Tanıdığınızda zaten çözüyorsunuz. Yoksa sadece makinelerle olmaz. Bu, insanın kendine dönmesiyle ilişkili bir şey. Yalnız kalmayı göze almamış insanların yapabileceği bir şey değil. Kendine dönmek, özüne ulaşmaktan sonra keşfedileni bulmaya başlıyorsunuz. Hep bir arayış içindesiniz. Bu da sizi alıp götürüyor, siz farkında bile olmuyorsunuz. Doğaçlama çıkan her ürün bir şekilde karşılık buluyor. Öyle anlar oluyor ki gece yarısı atölyeye geçtiğim oluyor. Kafama bir şey takılıyor, ‘buldum’ diyorum, gelip çalışıyorum. Zaten hep yaptığım ürünleri kendim için yapıyorum diyorum ama hiçbiri bana kalmıyor, hepsi satılıyor” diye konuştu.

You may also like

More in Gündem