Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınının yanısıra kış mevsimi dolayısıyla kan bağışlarını olumsuz yönde etkiledi. Bağışlardaki düşüşün devam etmesi durumunda ilerleyen günlerde kan temin etmekte sıkıntı yaşanacağına dikkat çekiliyor.
Kızılay yetkilileri tüm sağlıklı bireyleri kan bağışı yapmaya davet etti. Koronavirüs tedbirleri kapsamında kan bağışlamak isteyenlerin sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulduğunu hatırlatan yetkililer, kan vermenin bağışıklık sistemine ise olumsuz bir etkisinin olmadığını vurguladı.
“Kan bağışlarında azalma devam ederse hastanelerin ihtiyacı olan kanı temin etmekte sıkıntıya gireceğiz”
İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Kızılay Çorum Şube Başkanı Hüseyin Kılıç, kan bağışlarında azalmanın bu şekilde devam ettiği takdirde hastanelerin ihtiyacı olan kanı temin etmekte sıkıntıya gireceklerini belirterek, “Çorum’da kan bağışlarında azalma var. Normal günlerde ortalama günlük 80-90 ünite kan alırken bugünlerde bu sayı 20 ünitenin altına düştü. Buradaki en büyük etkenlerden birisi kış mevsiminin gelmesiyken diğer bir etken ise koronavirüs nedeniyle insanlarımız kan vermekten çekiniyor. Kan bağışlarında azalma bu şekilde devam ederse hastanelerin ihtiyacı olan kanı temin etmekte sıkıntıya gireceğiz. Zaman zaman Hitit Kan Merkezimizde gerekse ilçelerimizde ve kamu kurumlarımızda seyyar kan aracımızla kan alımlarına devam ediyoruz. Buna rağmen kan bağışı yapan insanlarımızda azalma söz konusu” dedi.
“Kan vermek isteyenler sokağa çıkma kısıtlamasından muaf”
Koronavirüs nedeniyle kan vermenin insan sağlığı açısından bir sorun teşkil etmediğini dile getiren Başkan Hüseyin Kılıç, kan merkezlerinin her iki saatte bir dezenfekte edildiğinin altını çizdi. Tamamen hijyenik koşullarda kan alındığını vurgulayan Kılıç, “İnsanların herhangi bir çekince duymalarına gerek olmadığını düşünüyoruz. Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu cumartesi ve pazar günleri kan vermek isteyenler Kızılay hattını arayarak ve internet ‘kanver.org’ adresi üzerinden randevu oluşturabilirler. Randevu ile birlikte sokağa çıkmalarında herhangi bir sıkıntı yoktur. Gelip kanlarını verebilirler. Aynı zamanda 153 Alo Zabıta’yı aradıkları takdirde kendileri evlerinden alınarak kan verdikten sonra evlerine bırakılmaktadır. Belediyemizin de kan bağışçılarına verdikleri bu destekten dolayı teşekkür ederim” diye konuştu.
“Kan bağışı bağışıklık sistemini zayıflatmıyor”
Kan bağışının düşünüldüğü gibi bağışıklık sistemini zayıflatmadığını vurgulayan Kılıç, “Kan veren insanların bağışıklık sisteminde bir azalma söz konusu değil. Özellikle koronavirüs nedeniyle bağışıklık sisteminin zaafa uğraması söz konusu değil. Aksine kan veren insanların bağışıklık sistemi daha da güçlenmektedir. Kan hücreleri çalışmakta aksine vücut azalan kan hücrelerini çoğaltmak için daha fazla çalışmakta aynı zamanda yeni kan üretimi ile daha dirençli hale gelmektedir. Bu nedenle kan veren insanların koronavirüs nedeniyle bir sıkıntıya girmeleri mümkün değildir. Kan veren bağışçılarımız üç hastayı birden kurtarıyorlar. Alınan kan hastaya direkt verilmiyor. 3 bölüme ayrılıyor. Bir ünite kan veren üç insana kan vermiş oluyor” şeklinde konuştu.
“Plazma bağışı insanların hayatına hayat katıyor”
Plazma bağışının da önemine dikkat çeken Kılıç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Koronavirüse yakalanıp hastalığı başarılı şekilde geçirmiş olanlar plazma bağışı yapıyor. Yapılan bu plazma bağışları insanların hayatına hayat katıyor. Koronavirüs rahatsızlığını atlatanlar 28 gün sonra bağışıklık sistemi gelişmiş olanlar plazma bağışında bulunabilirler. Plazma bağışında bulunmak isteyip de Ankara’ya gitme imkanı olmayanlar için Kızılay’a müracaat ettiklerinde bağışçılarımızı Ankara’ya gönderiyoruz. Bağışlarını yaptıktan sonra tekrar getiriyoruz. Çorum’da haftada 8 ila 10 kişi plazma bağışında bulunuyor. Herkes plazma bağışında bulunamıyor. Hastalığın üzerinden 28 gün geçmesi gerekiyor. 20 ila 58 yaş arasındaki kişiler plazma bağışı yapabiliyor. Hayatlarında hiçbir şekilde kan almayan kişiler bağışta bulunabiliyor. Bu şartları taşıyanlar plazma bağışı yapabilirler.”
